Önsöz
    “Türk Ceza Hukukunda Kadın” başlıklı çalışma ilk kez Aralık 2013’de yayımlandı. Aradan geçen zaman, özelde “kadın” genelde “insan hakları” alanında yaşanan sorunları azaltmadı, artırdı.

    Bu kitap kadının ceza hukukundaki serüvenini anlatmak amacıyla yazılmıştı; serüven tüm hızıyla devam ediyor. Bazen kazanımlar yok sayılıyor, kazanılanlar kaybediliyor ancak mücadele hep var ve olacak…

    Yayınevi değişikliği ve tükenmiş olması nedeniyle yeniden basılan bu kitap, yazıldığı gibi kalsın istedim. İlk basıda yazılanlara, bazı yazım hatalarını düzeltmek dışında hiç dokunmadım. Öylesine güçlü bir literatür var ki yeni bir çalışma için bekleyen. Gözden geçirilmesi gereken içtihatlar da çok arttı. Tüm bu birikimi başka bir çalışmaya bırakmak daha doğru geldi.

    İlgilerini esirgemeyen, her zaman gönlümde ayrı bir yerleri olan öğrencilerime; kadının sorunlarını anlamaya ve anlatmaya gönül vermiş tüm dostlarıma ve meslektaşlarıma; sesleri fazla duyulamasa da azimle mücadeleye devam eden tüm hukukçulara; mücadelenin en yakıcı tarafında olan aktivistlere; yazan, söyleyen herkese sonsuz saygı ve sevgiyle doluyum.

    Öldürülen, dövülen, tecavüz edilen, aşağılanan, dışlanan, yok sayılan; şiddetin her türüne maruz kalan tüm kadınlar… Hukukun ve hayatın size çok borcu var.
Kadının, hayatla ve adaletle arasındaki mesafenin mutlaka kapanacağı inancıyla…