Yapay Zeka ve Biyometrik Verilerin İşlenmesi - Melisa Yıldız
Endüstri 4.0'ın ilerleyen aşamalarında ve Endüstri 5.0 sürecinde yapay zeka sistemlerinin, makine öğrenmesi tekniği ve derin öğrenme tekniği ile büyük miktarda veriyi inceleyebilmesi, insan tarafından gerçekleştirilen bir müdahale veya yönlendirme olmaksızın insanlar gibi öğrenebilmesi, geleceğe dönük tahminlerde bulunabilmesi ve böylece üretim süreçlerinin optimize edilmesi hedeflenmektedir. Dünya üzerindeki güç dengelerini ve hatta ülkelerin kaderini etkileyebilecek nitelikte bir teknolojik gelişme olan yapay zeka sistemlerinin verileri analiz etme ve kullanma gücünün hızla artışı, kişisel verilerin korunmasına dair çeşitli endişelerin doğmasına sebebiyet vermektedir. Kişiye özel olan ve genel olarak kişilerin yaşamı boyunca değişime uğramayan biyometrik verilerin kişileri doğrudan belirli kılabildiği göz önünde bulundurulduğunda bu endişeler daha da artmaktadır. Söz konusu bu çalışma kapsamında da hem yapay zeka sistemlerinin bünyesinde barındırdığı belirsizlikler hem de biyometrik verilerin sahip olduğu önem gözetilerek yapay zeka sistemleri tarafından biyometrik verilerin işlenmesi inceleme konusu yapılmıştır. Bu incelemede öncelikle yapay zekanın nasıl tanımlanması gerektiği sorununa, yapay zeka sistemlerinin tarihsel gelişimine ve hukuki statüsüne ilişkin görüşlere değinilmiştir. Bunun devamında biyometrik verilerin özellikleri ve kişisel veri işleme temelli yapay zeka sistemleri ele alınmıştır. Kişisel veri işleme temelli yapay zeka sistemlerinin veri işleme süreçlerinde meydana gelebilecek sorunlar, mevcut düzenlemelerin bu sorunların çözümü bağlamında ihtiyacı karşılayıp karşılamayacağı, henüz tanımı üzerinde dahi evrensel bir uzlaşı sağlanamamış olan bu sistemlere karşı Türk hukuk sisteminde gerçekleşebilecek değişimler mukayeseli hukuktaki gelişmeler göz önünde bulundurularak kapsamlı bir biçimde incelenmiştir.(ARKA KAPAKTAN)