Yapay Zeka, Demokrasi ve İnsan Haklar - Ayşe Nur Yazıcılar
Son on yılda başarıları artan yapay zeka sistemleri bireysel ve toplumsal hayatımızın birçok alanına yayılmıştır. Akıllı temizlik robotlarından akıllı telefonlara, akıllı ev aletlerinden sohbet robotlarına, internet arama motorlarından otonom araçlara kadar yapay zeka sistemleri bireysel hayatımızın birçok alanında kullanılmaktadır. Öte yandan yapay zeka sistemleri hem ticari işletmelerde hem de öngörücü polislik veya bireysel risk analizi sistemlerinde olduğu gibi kamu gücü uygulamalarında karar verici olarak toplumsal hayatın birçok alanında kullanılmaktadır. Öyle ki yapay zeka sistemleri artık Hildebrandt'ın tarif ettiği gibi "inançlarımıza ve seçimlerimize sürekli, içkin ve önleyici bir şekilde aracılık" etmektedir. Bir taraftan insanlar yapay zeka sistemlerini şekillendirirken diğer taraftan bu sistemler insanların inançlarını, düşünce kalıplarını ve davranışlarını şekillendirmektedir. Bu durum; insanın özerkliği ve kendi kaderini tayin hakkı temelinde ortaya çıkan demokratik yönetim ideali için oldukça tehditkardır. İşte bu çalışma kapsamında yapay zekanın demokrasi üzerindeki muhtemel ve ciddi etkileri incelenmektedir. Ayrıca yapay zekanın demokrasiye yönelik tehditlerinin tespiti başka bir soruyu gündeme getirmektedir: "Tarihsel süreç içerisinde ortaya çıkan kuvvetler ayrılığı, insan hakları, hukukun üstünlüğü gibi demokrasiyi korumayı vaat eden anayasa hukuku araçları; yapay zekanın benzersiz tehditlerine karşı yeterli koruma sağlayabiliyor mu?" Çalışmamızda bu soru insan hakları bağlamında sınırlandırılmış ve güncel yapay zeka düzenlemeleri demokrasiye ve insan haklarına etkisi bağlamında değerlendirilmiştir.(ARKA KAPAKTAN)